DeFacto, teşebbüsleriyle bayanları güçlendiriyor

NEW YORK – 67aydinhaber – DeFacto Online Genel Müdürü Başkan Şenol, şirketin bayanları iş gücünde ve toplumsal alanda güçlendirmeye yönelik teşebbüslerini, Birleşmiş Milletler (BM) Bayanın Statüsü Kurulu oturumlarında anlattı.

Şenol, New York'taki BM Genel Merkezi'nde şirketin Türkiye sarsıntılarından etkilenenleri desteklemek için yaptığı insani yardım çalışmaları hakkında da bilgi verdi.

Şenol, mevzuya ait AA muhabirine yaptığı açıklamada, DeFacto'nun güçlü teknolojik ve lojistik altyapısı sayesinde eserlerini 93 ülkede moda severlerle buluşturduğuna dikkati çekerek, Cumhuriyet'in 100'üncü yılında 100 ülkede olmayı hedeflediklerini bildirdi.

Aynı vakitte teknolojiye yatırım yaptıklarına işaret eden Şenol, “Teknolojik altyapılarımızı üretmek üzere 9 yıl evvel DeFacto Teknoloji şirketimizi kurduk. Şu anda 300'den fazla Türk mühendisimiz bu şirketimizde çalışıyor ve kendi altyapılarımızı tekrar bu şirket üzerinden kurguluyoruz.

Uzun periyotlu stratejimizi de teknolojiye dayalı olarak 'fijitalleşme' olarak belirledik. Yani fizikî ve dijitalin bir ortada olduğu müşterilerimizin her yerden hizmetlerimize ulaştığı bir yapıyı da ana strateji olarak belirledik.” diye konuştu.

Şenol, her yıl BM liderliğinde bayanların pozisyonunun güçlendirilmesi bahisli birçok aktiflik yapıldığına işaret ederek, DeFacto'nun 2015 yılında BM Bayanın Güçlenmesi Prensipleri’nin (WEPs) imzacısı olduğunu anımsattı.

Ülkelerin sürdürülebilir büyümelerinin, bayanların iş ve toplumsal hayattaki pozisyonlarının güçlenmesine bağlı olduğuna inandıklarını söyleyen Şenol, bu bahiste aksiyon aldıklarını anlattı.

– “Depremin birinci anından itibaren tüm kaynaklarımızı seferber ettik”

Şenol, Türkiye'nin çok büyük bir sarsıntı felaketi yaşadığını belirterek, şöyle konuştu:

“Zor vakitleri daima birlikte dayanışma ile aşacağız. 15 bin çalışma arkadaşımızla zelzelenin birinci anından itibaren bölgede kaynaklarımızı seferber ettik. 200 bine yakın mont, parka, bere, eldiveni çabucak naklettik. 100 bine yakın battaniye ve maske sevk ettik. 11 vilayette tüm mağazalarımızın kapılarını açtık, muhtaçlığı olan vatandaşlarımıza eserlerimizi sevk ettik. Tahliye edilmesi gereken, muhtaçlığı olan bireylerin otobüslerimizle tahliye olmalarını sağladık.”

İlk anda yapılan çalışmaların yanı sıra, uzun müddetli projelerin de çok kıymetli olduğunu vurgulayan Şenol, “Biz de bu manada Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığımızla imzaladığımız protokol ile sarsıntı bölgesinde bulunan bakanlığın himayesindeki çocuklarımızın 1 yıl boyunca tüm kıyafetlerinin teminini üstlendik. Ticaret Bakanlığımızla birlikte müşterilerimizin bizim sitemizden yaptıkları alışverişleri ilgili bölgelere, AFAD'ın liderliğinde iletiyoruz.” bilgilerini paylaştı.

Şenol, sarsıntı bölgesinin şirketin tedarikçileri için de değerli olduğuna değinerek, bölgede üretimin durmaması için oradaki tedarikçileri önceliklendirip 6,5 milyon sipariş geçtiklerini bildirdi.

Bölgedeki tedarikçileri ödemelerini erken alabilmeleri için Tedarikçi Finansmanı Sistemi’ne dahil ettiklerini belirten Şenol, “O eserlerin, satılması için hem mağazalarımızda hem de online olarak tanıtımlarına dayanak olacağız.” diye konuştu.

– “Kumaştan Hayaller projemizi ülkemizin her yerine yaymak istiyoruz”

DeFacto'nun “Mutlu Bayan Hareketi” projesine değinen Şenol, projenin şirketin WEPs'i imzalamasıyla başladığını, bu kapsamda bayanların iş hayatında ve mesleklerinde toplumsal ve ekonomik olarak güçlendirilmesi için olumlu ayrımcılık yaptıklarını lisana getirdi.

Şenol, “Mutlu Bayan Hareketi” ile bayanları mentorluk ve liderlik programlarıyla desteklediklerini belirterek, “Kadının iş hayatında ve toplumsal hayatta güçlendirilmesiyle hem kendi aileleri hem de toplumda bu mutluluğun, gelişimin devam edeceğini düşünüyoruz.” dedi.

Şirketin “Kumaştan Hayaller” projesinden de bahseden Şenol, her sene üretim fazlası kumaşları Vilayet Ulusal Eğitim Müdürlükleri aracılığıyla meslek liselerine sevk ettiklerini anlattı.

Şenol, meslek lisesindeki kız öğrencilere de mentorluk yaparak tasarım öğrettiklerini belirterek, “Atık kumaşlardan yaptıkları eserleri mağazalarımızda satışa sunuyoruz. Yapılan satışlardan elde edilen cironun tamamını da Kanserli Çocuklara Umut Vakfı'na bağışlıyoruz. Her yıl 14 yaş kümesine kadar olan 700 çocuktan biri kansere yakalanıyor. Bunların yüzde 70'inin hayatı kurtulabiliyor. Bu yüzden bu projeyi de ülkemizin dört bir yanına yaymak istiyoruz.” yorumunu yaptı.