Öğretmen atölyesinde yaptığı ahşap eşyaları armağan ediyor

TRABZON – 67aydinhaber – HİS AVUNDUK – Trabzon'da öğretmenlik yapan Üzeyir Sali, boş vakitlerinde yaptığı ahşap eserleri yakın etrafına ikram ediyor.

Arsin ilçesinde Şehit Haydar Arslan Ortaokulunda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak misyon yapan 38 yaşındaki Sali, 2015'te göğüs kanseri teşhisi konulan eşinin tedavisi için Ankara'ya tayinini istedi.

Sali, eşiyle ilgilenirken bir yandan da ahşaba merak salarak kiraladığı araba garajında eserler yapmaya başladı.

Eşinin 2020'de vefat etmesinin akabinde memleketine dönerek mesleğine devam eden bir çocuk babası Sali, oturduğu apartmanın alt katındaki depoyu atölyeye dönüştürdü. Sali, ceviz, dut ve armut ağaçlarından elde edilen ahşap modülleri kullanarak tabure, masa, sandalye, kesme tahtası ve kitaplığın yanı sıra çeşitli ikramlık eşyalar yapıyor.

– “Bana yeterli geldiğini görünce devam ettim”

Üzeyir Sali, AA muhabirine, çocukluk yıllarında demir doğrama ustası babasına yardım ettiği için el işlerine yatkın olduğunu söyledi.

Eşinin rahatsızlığının akabinde başladığı hobiyi vakitle geliştirdiğini söz eden Sali, “İnternet ortamında kimi uygulamalar var, onları izledikçe 'Acaba yapabilir miyim?' diye birkaç alet almaya başladım. Sonra bırakamıyorsunuz esasen, bana yeterli geldiğini de görünce devam ettim.” dedi.

Sali, boş vakitlerinde atölyede çalıştığını belirterek, “Evimin altındaki depoyu, mesken sahibimden rica ettim atölyeye dönüştürmem için müsaade verdi. Eserleri yaparken bir sonlandırmam yok. Ahşap üzerine hüsnühat alanında yazılar yazmaya çalışıyorum ancak internette gördüğüm farklı olan ve yapabileceğimi düşündüğüm şeyleri de yapıyorum. Standart bir alanım yok, internette heves ettiğim, beğendiğim eserleri yapmaya çalışıyorum.” diye konuştu.

– Yaptığı eserleri ikram ediyor

Çalıştığı okullara kitaplık yaptığını aktaran Sali, marangoz yeğeninin kullanmadığı ahşap modüllerle atölyesinde çeşitli eserler hazırladığını lisana getirdi.

Sali, etrafındakilere el emeği ile yaptığı ikramlar vermeyi sevdiğine işaret ederek, “İsimlik, kesme tahtası üzere çok fazla eser yaparak tanıdıklarıma ikram ettim. Maddi bir talebim yok. Sipariş vermek isteyenleri de marangozlara yönlendiriyorum.” sözlerini kullandı.

Emek harcayarak ortaya çıkarttığı eseri izlemenin keyifli olduğunun altını çizen Sali, şu değerlendirmede bulundu:

“Çok ince işlerle uğraşıyorsun fakat yaptıktan sonra oturup onu izlemenin verdiği zevk, o zahmeti unutturuyor. Ağaçları da tanımaya başladım. Hangi ağaç yumuşak, hangisi sert, işlenir mi, işlenemez mi üzere şeyleri öğreniyorsunuz. Sıradan bir odun bilmeyenin elinde yanacak odun olarak görülebilirken, bilenin elinde de çok hoş bir sanata dönüşebilir.”

Sali, Avrupa'da çabucak hemen herkesin hobisinin olduğuna dikkati çekerek, “Bizim de geçmişimize baktığınız vakit beşerler yalnızca bir alanda uzmanlaşmamışlar, farklı alanları kesinlikle var. Bunun çok fazla yararı olduğunu düşünüyorum. Bu işe başladıktan sonra mesleğimi daha çok sevmeye, bağlanmaya ve hayata da farklı bakmaya başladım. Zira insan ağacı işlerken kendisini de işliyor. Deneyim kazanıyor, insanları da anlamlandırıyor. İnsanların kesinlikle özel hissettiği, kendine vakit ayırdığı ve kıymet verdiği bir çalışma alanı olmalı.” dedi.